Recommended Post Slide Out For Blogger

22 Ağustos 2014 Cuma

Ortadoğu'da yükselen bir güç olarak PKK

İspanyol gazeteci Manuel Martorell, cihatçıların son saldırısından sonra PKK'nın bölgede hegemonyasını geliştirdiği ve ABD'nin örgütü terör listesinden çıkarmasının bir işaret olduğunu ileri sürüyor. PKK'nın Şengal dağını savunması yanında son cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kürt siyasetinin yüzde 10'a yakın oy almasının islamcı Erdoğan'ın oyununun bozabileceğini belirten yazara göre Ortadoğu'da çok kültürlü, demokratik bir siyasetin önünün açılması elzem bir durum. Martorell'in değerlendirmesini aktarıyorum.

Avrupa Birliği (AB) ülkeleri, cihatçılara karşı Kürt silahlı güçlerine destek verme kararı alarak pratik olarak cihatçıların önüne ilk engel konulmuş oldu. İslam Devleti'ne karşı mücadele eden bu farklı Kürt grupları arasında PKK'yla bağlantı gruplara da destek verilmesi önemli zira bu örgüt ABD ve AB'nin terörist örgütler listesindeydi. PKK, insanlık krizine dönüşen ve giderek uluslararası kamuoyunun tepkisine neden olan Şengal'ın  savunulması konusunda anahtar rol üstlendi ve yine Kürdistan özerk bölgesi sınırlarındaki Mahmur kampının koruma altına alınmasında da PKK rol üstlendi. Bunlarla birlikte Ezidiler'in yaşadığı Lalesh vadisinin korunmasında da PKK Kürt peşmergelere destek verdi. 

 Rudaw ajansı ve PKK'ya yakın haber kaynaklarına göre Şengal dağındaki mesele devam ediyor ve binlerce Ezidi ve Türkmen cihatçılardan kaçıyor. Halk Savunma Birlikleri (YPG) Suriye topraklarından güvenlik koridoru açarak cihatçılara karşı peşmergeyi savunma hattı oluşturmaya zorluyor. Sonuçta bütün bir bölgenini savunma kontrolü YPG'nin elinde kalmış durumda ve bu da PKK'nın asıl pozisyonunda kalmasını zora sokuyor. Meseleye şöyle de bakılabilir; PKK'nın Ezidilerin savunma sorumluluğunu üstleniyor olması olası bir uluslararası yardımın gerillaların kontrolünde gerçekleşeceği anlamına da geliyor.Öte yandan Türkiye'deki son seçimlerde (Cumhurbaşkanlığı seçimleri) Kürt siyasetinin neredeyse yüzde 10'a yakın oy alması ve de PKK'nın Suriye Kürdistan bölgesindeki hegemonyası düşünüldüğünde güç politikalarında değişim öngörmek de mümkün, kaldı ki PKK'nın yalnızca Suriye'de değil Kerkük ve Süleymaniye'de de sempatiyle karşılanması hatta Peşmergelerden PKK'ya katılanların olması da PKK'nın hegemonya alanını Irak'a da uzattığının işaretleri.

Açıkçası Şengal dağında yaşanan kriz yeni değil, neredeyse otuz yıldır yalnızca Kürtler değil Ezidi ve Aleviler baskı altında ve şu an mücadele için birleşmenin eşiğindeler bu da Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın islamcı projesinin sınırlarına işaret ediyor. Suriye ve Irak'ta devam eden siyasal kriz konusunda şu an ABD ve AB politik anlamda birlik oluşturmuş görünüyor ve cihatçılara karşı bölgedeki azınlıklar da biraraya gelmeye başladı bu durum da Doğu'da çok partili, demokratik bir yapının oluşmasına neden olabilir.


Sonuçta ABD'nin stratejisi çok basit; tıpkı Taliban'ın Afganistan'ı aşarak bölgesel bir tehdit haline gelmesinden sonra müdahale etti. Bugünlerde ise ABD ve AB'nin PKK'yı terörist örgütler listesinden çıkarmış olması , örgütün Ortadoğu'da önemli bir rol üstleneceğine işaret olduğu kadar, yeni bir politik sisteme de kapı açacaktır. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder